Bugün çok sevgili bir arkadaşımla yürürken bana döndü ve dedi ki " Gizem , ben bir aptallık yaptım ama gerçekten isteyerek yaptım " dedi.Bende "Aaa ne oldu anlat hadi " dedim .O da anlattı:
"Geçen imgede kitap bakıyodum ama yani hani öle kafa boşaltmak için .Kapaklarında ne yazdığına bile bakmadan.Sonra oralarda birinin dolandığını fark ettim , bana baktığını .Neyse çıktım sonra imgeneden.Ama birinin pıtır pıtır arkamdan geldiğini hissettim."Merhaba ben F.... .... kitap yazarıyım.Bak hatta buda kitabımın ayracı ( adam kitap bile vermiyo düşünün ayracı ) Kitabımı almak ister misin hem imzalarım da " dedi.Bende eeh ne olucak ki hem kafam dağılmış olur dedim .Hani , salaklık yaptığımı bile bile aldım.Sonra bir çay içelim mi dedi.Ben ona da tamam dedim.Sonra işte yok senden çok hoşlandım, işte bak şunu yaparım bunu yaparım böle sosyalim (damar yani) Numaralarımızı aldık.Ama benim aklıma yatmadı tabi hemen A..... aradım o bilir bu tipleri diye.O da hemen " Aman ha sakın ha o buraların fahri elemanıdır , gözüne kestirip kızlara böle yanaşır " dedi.Bende eve gittim , netten arattım hakkaten yazar , çizer bilmem ne ama aynı zamanda ekşi sözlükte de baya bir bahsetmişler bunun fahri elemanlığından .Sonra kitabı aldım , şöyle bir baktım, tek tek sayfaları yırttım.Ama gerçekten tek tek.Nasıl zevk aldım nasıl.Ya o aptallığı hissetmek istedim .Kitabı almak , çayı içmek.NApiim napiim yapmak istedim...."
Dedi ve bir sürüde güldük.Yani uzun lafın kısası , hani yapıyoruz bazen , bile bile isteye isteye.Ve bence arada bir yaptığımız aptallıklar yani şirinleri ,Allah ın bize bir hediyesi. İçindeyken göremediğimiz ama olup bitince anlatırken bile deliler gibi eğlendiğimiz , kendi fıkralarımız onlar bizim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder