2011 Wish List

Yeni yıl geliyo... Yine "oh bu sene bitti" cümleleri her yerlerde... Ne zaman "bu yıl ne güzeldi yaa hiç bitmese keşke" dicez... Durdum durdum ee gelen yıl boşa gelmesin dedim... Dileklerimi blog ağacımın altına kutuladım... Neler yok ki içinde... Eee bir kaç tane gönlümde yatan aslan var onlar gizli kutularda oldukça açarım :)

Kalbimin en derinliklerinde bir dileğim var ki yakınım herkes bilir ondan çok bahsetmicem :)

Uzaklara gitmeye gerek yok İstanbulda da açıldı sevgili Laduree. Şöle rengarenk 10 kutu almak istiyorum içi macaron dolu olan. Zor bir hayal değil ama şuan onu istedim :)

100 lerce ayakkabı almak istiyorum her renginden her çeşidinden hatta özel ayakkabı dolabı istiyorum şu ışıklı çubuk çubuk cam kapaklı olanlarından.

Vintage alış veriş en iyi Berlinde olurmuş. Çılgınlar gibi vintage shop gezmek istiyorum tabi ki Berlinde.

Birde İstanbul planlarım var tabi. ama planlarımın içinde ufak tefek sıcak mı sıcak bir loft evinde oturmak var (şuan hayal aşamasında)

Ve ve Paris... Kitapçılar, sahaflar... Asıl asıl Shakespeare Bookstore ... Oraya gitmek tüm kitaplara dokunmak ve en sevdiklerimi almak istiyorum...

Ona ne diyebilirim ki ... Sadece istiyorum, istiyorum, istiyorummmm

Glamour Boutique

Glamour Boutique from gizem kızıl on Vimeo.

Director: Gizem Kizil

Model: Ayca Mutluer

Costume: Glamour Boutique

Place: Botanika

Music: Call Me Kat

Vogue İtalya ve Nil Karaibrahimgil

Nil Karaibrahimgil Vogue İtalia da yer aldı. Fotoğraf Aslı Türker e ait.Yazı ve haberin devamı burada. Ben sadece fotoğrafı göstermek istedim :)

Bryan Boy-Reset

Bundan birkaç yıl önce bloggerlar moda haftalarında defileleri izleyebilmek için ellerinden geleni yapıp ancak birkaç kişilik kontenjan açtırabiliyordu. Ama geçen zaman içinde bu durum oldukça değişti. Artık kişiye özel davetiyeler yollanmakta. Özellikle bir isim var ki bizzat Anna Wintour tarafından defilelere davet edilebilecek kadar dikkat çekiyor. Kendisi; Bryan Boy.

Flipinli Bryan Grey-Yambao blog yazmaya 17 yaşında Malina da ailesi ile birlikte yaşadığı evde başlamış. İlk başta gezi güncesi olarak başlattığı blogunu zamanla moda blogu haline getirmiş. Hatta ilk yazısını tek başına gitti Moskova tatilinde yazmaya başlamış. Çok kısa bir süre içinde günde 5000 izleyici sayısına ulaşmış. Yaklaşık 5 senedir bu işi yapmakta ve şu sıralar izleyici sayısı 1 milyon civarlarında. Artık moda blog u denince ilk akla o geliyor. New York Post olmak üzere birçok büyük isimden en iyi moda blogger ı ödülünü aldı. Marc Jacobs ondan ilham alarak bir çanta tasarladı ve adına da “BB” dedi. Giorgio Armani tasarladığı telefonu herkes den önce ilk ona hediye ediyor. Modayı takip etmek onun için yaşam tarzı ve hatta meslek olmuş. Bütün şehirlerde ki moda haftalarına mutlaka katılıyor. Chanel bir defile organize ettiğinde ilk iş ona davetiye yolluyor. Dergiler favori blogger olarak ona yer veriyorlar. Blogunda birçok ünlü ve modacı ile yaptığı video röportajlara yer veriyor. Severek yaptığı bu iş aynı zamanda onun geçim kaynağı. Daha çok sponsorlardan ve reklam verenlerden para kazanıyor. Sponsorları arasında Shopbop.com, Alexander Wang, Selfridges.com gibi isimler yer almakta. Ama blog yazmanın para haricinde birsürü ünlü kişiyle tanışma fırsatı sunması en çok hoşuna giden şeylerden biri. Örnek olarak en son Tush magazin kapağında ona yer verdi.Renkli kişiliği kıyafetlerine de yansımakta. Bir defilede rengarenk kazağı ile karşımıza çıkarken bir başka defilede değişik saç tarzı ve abartılı kıyafeti ile karşılaşabileceğimiz kadar şaşırtıcı bir kişilğe sahip Bryan Boy. Ama moda onun için bir kalıba girmek değil. Hatta moda öncüsü olmak gibi bir hedefide yok. İnsan nasıl rahat ediyor ve ne giymek istiyorsa onu giymeli diyor. Ama moda onu çok küçük yaşlarda büyülemiş ve daha uzun süreler daha onun adını duyacağız gibi gözüküyor. Kim bilir daha kaç tasarımcı ondan ilham alarak yeni ürünler tasarlıcak.

Resetmagazine 69. sayı yazım

Tor-ro

Torro bu isim bana bir şey çağırıştırıyor ama ? Hıh tabi ki İspanyolları, sıcaklığı eh hali ile boğa güreşlerini. Evet evet konuma daha da yanaşıyorum şimdi size bir mekan söyleyeceğim. Ah ah İstanbul da yaşayanlar ne şanslısınız siz. Bir yer var ki sangria sını içtikten sonra içinizde ki İspanyol ateşi dışa vuracak. Tapas ını sipariş ettiğinizde onun kardeşi bira nerede diyeceksiniz. Hemde hemen kapı komşunuz asmalımescit de bu mekan. E adı ne die sormayın artık Tor-ro die kaç kere zikretmem gerekiyo. Ah bu arada İspanyol ateşine de gerek yok Karadeniz ateşi de yeter bize diyorsanız özel hamsi tavasını bir deneyin derim :)

Asmalımescit Jurnal No: 10 Tepebaşı-Taksim/İstanbul

Nike Football Turkiye "Geri Dönüyor"

Nike Football Turkiye "Geri Dönüyor" from Baran Baran on Vimeo.

I've never been a football fan, but I'm a huge Nike fan. My second work for them and my second collaboration with E. Yasin Vural (www.veyasin.com) whose sound design really makes the film breathe.

Agency: Grey Worldwide Istanbul
Director: Baran Baran
Music & Sound Design: E. Yasin Vural

More with Google

Fashion Show with Google from Robbin Waldemar on Vimeo.

Oyuncak, bebek, kıyafet deyince benim aklıma kağıt bebeklerim geliyor. En sevdiğim şeydi çeşit çeşit kıyafetler kesmek onlara. Pazarları iple çekerdim ki babam ekmek ve gazete yanında getirsin bebeklerimi diye. Ne ekonomik bir çocukmuşum ya :)) Hıh ne diyodum nerden geldim bu konuya? Tamamdır hatırladım... Yukarıda ki video dan ... Google i Japonlara sevdirmek için Wieden Kennedy nin yaptığı bir çalışma... Bayıldım fikre. Özellikle evde uygulanabilirliğine :)

Black Party

VeYasin Live @ 46 Magazin Black Edition Party from RooN on Vimeo.

Her sayısında bizleri yeniden şaşırtan Mehmet Turgut imzalı 46 dergisinin Black Edition sayısı çıktı. Kapakta Beyazı siyah görüyoruz hatta :) İşte bu sayının bir çok ünlünün katılımıyla gerçekleşen birde partisi oldu. VeYasin partide sergilediği ilginç show ise bol alkış aldı :)

İyi Seyirler

Cio

Sokak Savaşa Karşı | Streets Against The War

Sokak Savaşa Karşı | Streets Against The War from sokak savasakarsi on Vimeo.

Elinize sağlık bu işte var olan tüm ekip!

Günün Bayramlığı

Bu şirin mi şirin meyve suyu kutuları tasarımı Mats Ottdal dan. Bir çok tasarımcının değişik çalışmaları var ama bunlar en çok hoşuma gidenlerden. Türkiye de de görmüşsünüzdür büyük ihtimal Dice Kayek sodalar var. Böle mavi şişelerde. Çoğu partide, toplantıda masalarda olur. Sanırım artık onlar özel tasarım olmaktan çıktı. Her an hepimizin ulaşabileceği yerlerde satılmakta.

Bu da başka bir body art çalışması. Laura Spector ve Chadwick Gray tarafından yapılmış bu çalışma. Museum Storage da bulunan tablolardan faydalanarak boyanmış vücutlar.

Paris vs New York

Gezi blogları bu tarz olsa, biz baksak baksak karşılaştırsak nereye gidiceğimize daha bir emin olsak?

http://parisvsnyc.blogspot.com/

l saw and l like

Eskiden hatta hala sevgili adı kolyelere, bileziklere yazdırılır hediye edilir.Ama devir o devir mi üstadım yetmez oldu minik kaldı onlar. Geleceğin hediyesi sevgili adını bisiklete yazdırmak. Juri Zaech, Write A Bike ı tanıttı. Henüz satılır durumda değilse de olmaması için hiç bir neden yok gibi. Hatta iki isim yazıdırıp ikili sepet yaptırabiliyorusunuz.

Ve gelelim Ikea nın yemek kitabına. İçinde hiç bir tarif yok. Şöyle ki tarifler fotoğraflar ile anlatılmış. Artık hangisini ne zaman ne ile karıştıracağınız size kalmış yani :) Şansınız bol olsun...

Bu sıra çoğumuzun hayatı bu cümle ile dolup taşmıyo mu?

Academia by Beymen

Academia by Beymen from Gönenç Uyanık on Vimeo.

Agency: Rafineri
Dop: Murat Akay
Prod. Comp: Film Park
Editor: Erhan Acar (Jr)
Music & Sound: E. Yasin Vural

Tarzının Hastasıyızz

Eski modelimiz şimdinin moda editörü Ece Sükan, tarzıyla bir çok street style blog una konu oluyo. Vintage giyiminin ve doğal görünümünün hastasıyım ben de. Eeee övgüyü fazla da uzatmıcam sonuçta Vogue da çalışmaya başladığımda iş arkadaşım olacak. (iş arkadaşına hayran olan kız gibi görünmek istemem ;) )

Şu sıralar o moda haftası senin bu moda haftası benim haberlerini twitter dan takip ediyoruz.

Öyle işte güzel giyiniyor bence, yazının özeti bu.

Kate Moss in 3D Shoot

KM3D-1 from artschoolvets on Vimeo.

3 boyutlu gözlük ile izleme şansınız varsa bir deneyin derim. Çok minimal bir çekim olmuş ama bu etkileyici olmasını engellememiş. Sesler ise biraz ürpermenize neden oluyo.

Feng Po Po

FENG PO PO from gizem kızıl on Vimeo.

Photography&Direction-Gizem Kızıl

Dancer-Göksu Kunak

Music-VEYASİN

Camera-Gizem Bayıksel

Model- Ekin Büyükşahin, Gülşah Topa, Merve Güldiken

Special Thanks:

Cer Modern

Merve Güldiken(Kostüm Tasarım)

Sara Adıbelli

Selçuk Sırav

Yagmur Dolkun

Yalım Kartal(Kostüm Tasarım)

Parallel Parking

Parallel Parking from Yum Yum London on Vimeo.

Pazartesi sendromuna az kala alın size sıcak mı sıcak bir animasyon film.İyi seyirleeer!

Pop-up Book by Benjamin Lacombe

Il etait une fois - Benjamin Lacombe from B&C on Vimeo.

Üşenmeyin izleyin. Çocukluğunuzun iyi ve kötü kahramanlarını görüceksiniz. Her evde olmalı diyorum, yağmurlu günlerde elde bir fincan çay, kareli battaniye, koltuğa büzüşerek tekrar tekrar sayfaları çevirmek için.

lkea Cats

Herding Cats
Yükleyen bigumigu. - Filmler ve diziler Dailymotion'da


O minikler beni benden aldı :> o kediler ile beni bırakın orda, ikea benim yuvam olsun isterim. Hı bir de artık Ankara İkea açılsın isterim. Ayrıca çekim arkalarını izlerken 1dk lık bir görüntü için kaç insan kaç saat çalışmış görünce işimi daha da çok seviyorum. Zor ama sonuç harika.

Happy Pills

Mutluluk ve huzur aradığımız şu dönemde, ufak eğlencelikler her zaman iyi gelir. Görür görmez içimi ısıttı. Sitresli anlarımda mide haplarına koştuğum şu dönemlerde bu renkleri görmek hoşuma gitti yumyy!

True Blood Promosyon

True Blood dizisinin, yeni sezon promosyonu bu ilginç fikirle yapılıyo. Vampirlerin güneş den etkilenme durumundan yola çıkılarak yapılan bu çalışma oldukça dikkat çekici. Ben henüz izlemedim. Bakalım bu sezon fringe ve big bang theory yetmez ise denemeye değer.

Fashion's Night Out

Vogue öncülüğünde gerçekleştirilecek büyük bir alış veriş partisi. Etkinlik yapılacak caddeler saat 18:00 dan 24:00 a kadar canlı müzik ve etkinliklerle dolu olucak. Girdiğiniz mağzalarda bir sağınızda görmeyi ümid ettiğiniz tasarımcılar diğer yanınızda moda editörleri olucak. Güzel güzel , çıtı pıtı manken kızlarından bahsetmiyorum bile. Kısacası benim için önemli olan alış veriş değilde kafamda ki bir kaç tasarımcı ve editörle tanışma umudu :) Ha bir de mağzaların minik hediyeleri de kaçmaz diyorum

Detaylı program için linkler

http://voguemag.com.tr/Fashion/News/NewsDetail/10-09-06/FNO_%C4%B0stinye_Park

http://voguemag.com.tr/Fashion/News/NewsDetail/10-09-06/FNO_Ni%C5%9Fanta%C5%9F%C4%B1

http://voguemag.com.tr/Fashion/News/NewsDetail/10-09-06/FNO_Ba%C4%9Fdat_Caddesi

Kıvanç Tatlıtuğ Mavi Jeans

Mavi > Çok Mu Çok Oluyoruz? from mavi on Vimeo.

Mavi Jeans in bu seneki yüzü Kıvanç Tatlıtuğ. Serinin ilk reklam filmi yayınlanmaya başladı. Özellikle İstanbul Fashion Week in bu hafta başladığını göz önüne alırsak gayet akıllıca yazılmış bir kurgu olmuş. Kıvanç yakışmış mı? Bence yakışmış ;)

http://tr.mavi.com/

Nike Air Force One

Platform from platform on Vimeo.

Video by Baran Baran
Soundtrack by VEYasin

Sonunda yeni parti anlayışları oturmaya başladı Türkiye de de. Kapalı mekanlar bir kenara bırakılıyor, bırakılmayan mekanlarda gayet underground mekanlar oluyo. Sadece o gün için kurulup düzenleniyolar. Bunlardan biride Nike Air Force One@Platform. Amaç sadece müzik dinleyip dans etmek değil. Tam bir yaratıcı etkinlik günü.

Ayrıntılı bilgi için;

http://www.platform-ist.com
http://www.voguemag.com.tr

Solange Knowles Blog

Müziği ve yaşam tarzı ablasından (Beyonce) çok farklı. Alternatif müzik düşkünü. Şirin mi şirin bir anne aynı zamanda.Farklı oluşunu blog undan da çok net anlıyoruz. Her fotoğrafı benim için hikaye niteliğinde. Özellikle şu sıralar hepimiz o ne yapmış bu ne yapmışları çok merak ettiğimizden, gayet eğlenceli gezmesi.

Blog u gezerken Nil in bir yazısı geldi aklıma cümle şöle idi: "...Us dergisinin, ‘Stars, they are just like us!’ (Ünlüler de tıpkı bizim gibi!) sloganı, bugün değişti: ‘Us, We’re just like stars!’ (Bizler de tıpkı ünlüler gibiyiz!) oldu...". Bunu twitter dan da gayet iyi anlıyoruz gerçi :)

Ve tabi ki blog adresi de şu--> http://mydamnblog.com/iblog

Xbox 360 Beklenen Oyun

Xbox 360 ın konuşulduğu her ortamda kesin şu konuşma geçer :
-"Ya abi gördünüz mü ? bir çocuk var böle ne yapsan anlıyo, senle konuşuyo felan..."
-"Yok olum şehir efsanesi o şehir."

Ama pek de öle değilmiş.Geçtiğimiz günlerde TED de Peter Molyneux , sistemi güzelce anlatmış.
Görsellerle de kanıtlayarak.Buna da "Milo&Kate" adını vermişler.Evet heyecan verici, bir de ben de olsun dedirtici ama oyun karakteri biraz ürkütücü sanki :) Böle bir bunalım , kafa eğik , somurtakan, ne bileyim? Sizce? Tamam tamam teknoloji seviyoruzzz ve destekliyoruzzz.

Eminem feat. Rihanna "Love The Way You lie"

Eminem feat Rihanna - Love The Way You Lie (Official Video) (HD Premiere) from Scrattchy on Vimeo.

Klipte , Megan Fox ve Dominic Monaghan da rol almışlar.Klasik Eminem tarzı olmuş.Merak ettiğim bir klipti."Vay anasını" demedim.

Zey

Fotoğraf:Gizem Kızıl

Model:Zeynep Tanıtkan

Ve katkılarından dolayı Sara Adıbelli e öpücükler :)

Marion COTILLARD by NICOLE KIDMAN

Röportaj ı yapan Nicole Kidman , röportaj veren Marion Cotillard olunca.E bir de böyle güzel fotolar çıkınca , bu röportaj tadından yenmez haliyle.

NICOLE KIDMAN: Marion!

MARION COTILLARD: Nicole, where are you?

KIDMAN: I’m in Nashville. Where are you?

COTILLARD: I’m in Paris.

KIDMAN: But weren’t you just in the Congo?

COTILLARD: I was until two days ago. I was in the Congo for a week because I’ve been working with Greenpeace for a while and I’ve been wanting to do a documentary about the forest there. It’s one of the most ancient forests in the world and I met all of these amazing people who are trying to fight against the timber industry cutting down the trees there. People were telling me all about their lives and how they are trying to survive in a country where there is so much corruption. I even slept in one of the forest villages. I really connected to the people there—their hopes and despair and struggles. It was an intense and beautiful trip.

KIDMAN: Are you hopeful that this forest can be saved?

COTILLARD: Well, the situation is pretty dire. The civil war there lasted for almost a decade, which in an odd way actually saved the forest from being destroyed during that time. But now that the war has ended, it’s easier for those who want the trees—businesses from Europe to China—to come in and take the riches of the country. There are really no rules about doing that. For a pack of smokes and a few beers you can gain the right to cut down the trees. So through the first days of my trip the problem seemed really dark. But when I started talking to people, I realized that there was some hope—they want to get their power back. That made me feel like there was hope to make things right. Hopefully I, along with the people at Greenpeace, can be a witness to what is happening over there.

KIDMAN: And serve as the international voice. How did this become your passion, this desire to protect the Earth?

COTILLARD: I think it comes from my family—especially my grandmother. I remember when I was a little girl at her house in Brittany. When she cooked, she wouldn’t waste anything. And my parents always raised me to believe that the most important thing was respect. Respect the place you live, be aware of the impact that you have on things. I was lucky to have this education growing up. I was born in Paris and raised in the suburbs and then lived in the countryside. We had a beautiful house with a huge garden. When I moved to the country, I was really connected to nature and the seasons. So when I finally went back to Paris, I had a very hard time connecting with the city again and the way we waste so much. I started to read and teach myself about the environment—and why it was not organic and natural to be living in the city.

KIDMAN: It’s a beautiful upbringing to have had because it was even before it became so politically correct to be environmentally concerned. It was just ingrained in you from day one. Where we live now, in Nashville, we support the little local farm up the road. We get them to give us vegetables and fruits that are in season and that’s what we eat. But you did that as a child.

COTILLARD: Yes. I’m very happy with what’s happening now and how the awareness is spreading. Because 10 years ago my mind-set wasn’t really normal for most people. I sounded like a crazy person talking about the environment. People saw me as a hippie who wanted to make my own cheese and live with animals in a house without electricity.

KIDMAN: [laughs] I wouldn’t mind doing that.

...

Eldivenler Ve Hollywood

Opera eldivenlerini ilk kez 1566 yılında Kraliçe l. Elizabeth tarafından giyildiğini biliyo muydunuz.Bende yeni öğrendim *:)

Sonrasında Hollywood filmlerinde şıklık ve zarafet denince akla ilk bu eldivenler geldi.

Gilda-Rita Hayworth

Tiffany'de Kahvaltı-Audrey Hepburn

Erkekler Sarışınları Sever-Marilyn Monroe

TED de Elif Şafak

Gurur duyulmaz mı , duyulur.Bir çok yabancıyı izlerken.Onlar bu konu hakkında ne demiş diye bilmek isterken.Söylenen en kısa cümle bile bana yapmak istediklerim hakkında güç verirken , bir Türk le Ted platformu üzerinde karşılaşmak.Gurur verici.Özellikle tanışmayı en çok arzuladığım yazar Elif Şafak olunca bu , heyecanlandım :)

Ted den biraz bahsedersem açılımı Technology, Entertainment, Design olan platform; bir çok yazar , politikacı,oyuncu,bilim adamı aklınıza gelebilecek herkes e konuşmacı olarak ev sahipliği yapıyor.Ve üstüne üstlük konferansına katılabilmek için yüzlerce dolar ödediğiniz konuşmacılara internet üzerinden ulaşabilmenize olanak sağlıyor.

Jazzz azz Jazzz

Oh sonunda da gittim , oh muradıma da erdim.Boyun uzadı mı , evet de uzadı .Sonunda cer de jaz a gittim.Hani bir denizi eksikti desem tamam olacak.Efil efil eserken rüzgar , saçlar hafiften uçuşurken, önümde efes dark ım yanımda kuzim öbür yanımda sevgili sara sohbeti , Barcelona maceraları :) Evet evet baya bir muradıma erdim.Yani hani oh lu bir nesef çektim uzun zaman sonra . Oh oh !

İstanbul Günlüğü

İstanbul günlük from gizem kızıl on Vimeo.

Yediğim içtiğim bana kalsın , ben size gördüklerimi anlatayım.Yani video da kendiniz izleyin .Ama şunu bilin ki bu sadece bir kısmı :) Gerisi üşengeçlikten kayıtlara geçemedi. Ama şunu yapın derim, hala devam ediyosa madde ışık sergisini gezin üstüne mavra da güzel bir kahve için .Sonra da benim kulağımı çınlatın e mi?

Birde Ankaradan bir haber; hani bilirsiniz şirin mi şirin sardunya adlı bir mekanımız var, ha işte ona bir kardeş mekan açılıyor ki sormayın güzelliği şıklığı .Yakında , haberler bende.

Gossip Girl _ Küçük Sırlar

Bilindiği üzere kanal d yeni bir dizi projesiyle karşımızda .Yurt dışında Gossip Girl olarak bilinen dizinin bir benzeri mi desem aynısı mı desem , ilerleyen günlerde görücez ,Küçük Sırlar isimli dizi.Gossip Girl ün bu kadar ses getirmesinin dizide giyilen kostümler olduğu aşikar .Bakalım Küçük Sırlarda bu konuda bu kadar başarılı olabilecek mi? Gerçi Aşk-ı Memnu bunu başarabildiğine göre neden bu dizide de aynı şey olmasın.

Çarşamba saat 21:00 da kanal d de başlıyacakmış , meraklısına duyurulur.

You make me feel

You Make Me Feel at Kellar's from mike milosh on Vimeo.

Güneş , kum ve deniz yanında da soğuk biralı fotoğrafları çok kıskanıyorum bu ara.Olsun ne yapalım bizde yaparız , bizde çıkarız tatile.Bir de düğün sezonunu açtık tabi .Ya fotoğraf çekmek için ya da davetli olarak illa ki katılmaktayım bu kutlamalara .Eğlenceli ama. Yarın ilk i olmak üzere bir 3 tane var sırada , diyeyim , anlayın siz de.

İstanbul da Yann Tiersen konseri var bir de .Artık İstanbul da kaçırdığım şeylere üzülmektense , olsun sağlık olsun demeli sanırım.

Bir Aptallık yaptım,İsteyerek Yaptım

Bugün çok sevgili bir arkadaşımla yürürken bana döndü ve dedi ki " Gizem , ben bir aptallık yaptım ama gerçekten isteyerek yaptım " dedi.Bende "Aaa ne oldu anlat hadi " dedim .O da anlattı:

"Geçen imgede kitap bakıyodum ama yani hani öle kafa boşaltmak için .Kapaklarında ne yazdığına bile bakmadan.Sonra oralarda birinin dolandığını fark ettim , bana baktığını .Neyse çıktım sonra imgeneden.Ama birinin pıtır pıtır arkamdan geldiğini hissettim."Merhaba ben F.... .... kitap yazarıyım.Bak hatta buda kitabımın ayracı ( adam kitap bile vermiyo düşünün ayracı ) Kitabımı almak ister misin hem imzalarım da " dedi.Bende eeh ne olucak ki hem kafam dağılmış olur dedim .Hani , salaklık yaptığımı bile bile aldım.Sonra bir çay içelim mi dedi.Ben ona da tamam dedim.Sonra işte yok senden çok hoşlandım, işte bak şunu yaparım bunu yaparım böle sosyalim (damar yani) Numaralarımızı aldık.Ama benim aklıma yatmadı tabi hemen A..... aradım o bilir bu tipleri diye.O da hemen " Aman ha sakın ha o buraların fahri elemanıdır , gözüne kestirip kızlara böle yanaşır " dedi.Bende eve gittim , netten arattım hakkaten yazar , çizer bilmem ne ama aynı zamanda ekşi sözlükte de baya bir bahsetmişler bunun fahri elemanlığından .Sonra kitabı aldım , şöyle bir baktım, tek tek sayfaları yırttım.Ama gerçekten tek tek.Nasıl zevk aldım nasıl.Ya o aptallığı hissetmek istedim .Kitabı almak , çayı içmek.NApiim napiim yapmak istedim...."

Dedi ve bir sürüde güldük.Yani uzun lafın kısası , hani yapıyoruz bazen , bile bile isteye isteye.Ve bence arada bir yaptığımız aptallıklar yani şirinleri ,Allah ın bize bir hediyesi. İçindeyken göremediğimiz ama olup bitince anlatırken bile deliler gibi eğlendiğimiz , kendi fıkralarımız onlar bizim.